Apollon Smintheus Tapınağı








Evimize çok yakın olan bu antik yapı hakkında ufak tefek birkaç bilgi....

Smintheion kutsal alanı antik Troas bölgesinde, Çanakkale ili, Ayvacık ilçesi, Gülpınar beldesinde yer almaktadır. Tanrı Apollona ait Smintheion kutsal alanının bulunduğu yere ilişkin ilk bilgiler antik yazılı kaynaklardan gelmektedir. Ozan Homerostan bu yana, Strabon, Yaşlı Plinius ve Pausanias kutsal alandaki Apollon Smintheus Tapınağı ile ilgili bilgiler vermişlerdir. Kutsal alanın bilim dünyasına tanıtılması ise, Troas bölgesinde yapılan seyahat ve araştırmalarla olmuştur.

Apollon Smintheus Tapınağının ilk kez arkeoloji dünyasına duyurulması, 1785 yılında Jean Baptista Le Chevalier tarafından Lektum-Babakale'den Alexandria Troas'a giderken tapınağın toprak üstünde kalan kalıntılarının görülmesiyle gerçekleşmiştir. 1853 yılında ise yöreye harita çalışması için gelen İngiliz Amiral R.N. Spratt, bulduğu yapının İon düzeninde Apollon Smintheus'a ait önemli bir kutsal alan olduğunu bilim dünyasına duyurmuştur. Spratt'dan sonra Pullan 1866 yılında kazılara başlamış ve bu ilk kazılardan sonra tapınak yüzyıl boyunca unutulmuştur. 1966 yılındaki H.Weber'in araştırması ile tapınak tekrar hatırlanmıştır. 1971-73 yılları arasında Çanakkale Arkeoloji Müzesinin yörede yürüttüğü kazı çalışmalarının ardından 1980 yılından bu yana Gülpınar-Apollon Smintheus Tapınağı ve çevresindeki kazı ve restorasyon çalışmaları Coşkun Özgünel başkanlığında halen devam etmektedir.

Apollon Smintheus Tapınağı, beldenin kuzey batısı ile kuzey doğusu arasında kalan vadinin başlangıç eteklerinde 'Bahçeleriçi' olarak adlandırılan mevkiide yer almaktadır. Su yönünden zengin olan bu yöre yeraltı kaynak suları ile beslenmekte, büyük olasılıkla antik çağlarda oluşturulan yeraltı kanalları ile ana merkeze aktarılmaktadır. Tapınağın yapıldığı Hellenistik çağda da yörede suyun bol olması Apollon kültünün bir simgesidir, çünkü tanrı Apollon rahipleri kehanette bulunmak için her zaman suya gereksinim duymuştur. Tapınağın bu alanda kurulmuş olması da bu nedenle olmalıdır.

İ.Ö. II. yüzyılın ikinci yarısında İon düzeninde inşa edilen tapınak, Troas bölgesinin önemli bir kutsal alanıdır. Tapınak'ta Hellenistik çağ Anadolu mimarlığına imzasını atan Mimar Hermogenes'in uyguladığı pseudo-dipteros (yalancı iki sıralı sütun) plan kullanılmıştır. Ön ve arka cephelerinde 8, uzun kenarlarında ise 14'er sütun dizisi yer almaktadır. Tapınağın ölçüleri; 23.20m. x 41.65m. dir. Alt yapısında üç farklı tür taş kullanılmıştır. Temel, yöreye özgü volkanik tüf taşından yapılmıştır. Üzeri çevrede çok görülen andezit-bazalt taşı ile kaplıdır. Bu blokların üzerinde de mermer kullanılmıştır.

Üç bölümden oluşan tapınağa 11 basamak ile çıkılır. Bu bölümler, giriş sırasıyla, pronaos, naos ve opisthodomos dur. Tapınağın, Anadolu Attik tipi bir kaide üzerinde yükselen 44 adet sütunundan her biri 7 tamburdan oluşmaktadır. Yedinci sütun tamburu boğa başı-çelenk süsleri veya mitolojik sahneler ile bezelidir. Tapınağın frizlerinde ve kabartmalı sütun tamburlarında, İlyada destanındaki Troia savaşının görsel anlatımı, ünik olarak karşımıza çıkmaktadır. Akhilleusun eğitim için Khirona getirilişi, Patroklosun cesedinin savaş alanından alınışı, Patroklosa ağıt yakılması, Akhilleus ile Hektorun mücadelesi, Zeusun karar vermesi, Akhilleusun Hektorun cesedini Troia surları etrafında sürükleyişi, Priamos ve ailesinin Hektorun ölümünü izlemesi, Priamosun Akhilleustan Hektorun cesedini almaya gidişi, Andromakhenin Hektor için yas tutmasını anlatan frizleri; Apollon, Zeus, Leto, Artemis ve Musaları, Rahip Khrysesin Agamemnondan kızı Khryseisi istemesi, Apollonun Akhalılara okları ile veba salgını göndermesi, Odysseusun Khryseisi getirmesi, Thetisin Zeusa yakarışını anlatan kabartmalı sütun tamburları ve Apollonun 6 m. yüksekliğindeki kült heykelinin bacağı tapınağın yanındaki müzede sergilenmektedir.

Apollon Smintheus Tapınağı restorasyon çalışmaları günümüzde de sürdürülmektedir. Tapınak yakın çevresi kazı çalışmaları, gerek tapınağın yapıldığı dönem gerekse daha sonraki dönemlerde kutsal alandaki yapılaşmayı çözümlemeye yönelik olarak halen devam etmektedir. Son yıllarda gerçekleştirilen çalışmalarda tapınağa giden kutsal yol ve propylon kalıntıları ortaya çıkarılmıştır. Yapılan kazılar sonrası yolun kuzeybatı-güneydoğu yönünde uzandığı, açılan kısmı itibariyle her bir metrede de 7 cm. yükseldiği tespit edilmiştir. Yolun bir rampa gibi kutsal alana doğru yükselmesi, ibadete gelen insanların karşılarına tapınağın birden çıkarılması ve onları gördükleri bu muhteşem yapı ile etkileme amaçlı olmalıdır. Alexandria Troas ile Smintheion arasında bağlantıyı sağlayan kutsal yolun bir parçası olduğu düşünülen yolun genişliği 7,20 metre, açılabilen uzunluğu ise 13 metredir. Kutsal yolun bir parçası da Tuzla Ovası içerisinde kalan 1989-1990 yıllarında çalışmaların yapıldığı Roma Çağı köprüsüdür. Tapınak çevresindeki diğer çalışmalar kutsal alandaki su yapılarına yöneliktir. Tapınak çevresindeki çalışmalar sonrası büyük rezervuarlar açığa çıkarılmıştır. Bu rezervuarlar tapınağın kuzeybatısındaki Roma ve Bizans dönemi yerleşimlerine su sağlamaktadır. Caddenin hemen yanında nymphaion (çeşme binası) yapısı yer almaktadır. Bu su yapıları üzerine kazı ve onarım çalışmaları halen devam etmektedir.





Kazı başlamadan evvelki hali
Kazı başlamadan evvelki hali 1